2 Aralık 2009 Çarşamba

04/12/2009...

Oğlumuz DEMİR'in doğum tarihi 4 aralık 2009 oldu. Normal doğum diye 40 hafta bekledik ama gelmeye niyeti yok bizim ufaklığın. rahatı yerinde, keyfine düşkün, babası gibi.



Ben de biraz beklemenin verdiği heyecandan biraz da normal doğum korkusundan sezeryana karar verdim. Aslında epiduralli normal doğuma çok hazırlamıştım kendimi ama doktorum epidurali tavsiye etmem deyince kafam karıştı ve korkmaya başladım. Bir de oğluşumuz gelmeye direnince sabırsızlandık ve alıverdik sezeryan gününü...

Neyse artık bundan sonra sadece onun sağlıklı doğmasından başka bir dileğim yok..Ben yaşayacağım sıkıntıları unuturum onu görünce nasıl olsa.

En başından beri söylüyordum, sezeryanın tek cazip yanı herşeyin belli, planlı olması ve şuan o plan için hazırlık yapıyorum. Napalım kısmet değilmiş normal doğurmak...

6 Eylül 2009 Pazar

bebeğim için almak istediklerim..

doğumdan önce her annenin klasik bir listesi var zaten ama ben anne bloglarında yaptığım araştırmalar sonucunda ekstradan faydalı olacağını düşündüğüm bazı şeyleri de listeme eklemek istiyorum..


1. baby neo pamuklu bezleri en azından deneyeceğim



















2. ilaç sevmeyen bebekler için emzik





3. bebeğimin gelişimi için faydalı olacağını düşündüğüm " baby einstein" dvd set



4. bebeğim için " brany baby" müzik cdleri





5. bu havlular çok hoşuma gittii...



6. bu arabadan almak istiyorum..tabii mavisi




5 Eylül 2009 Cumartesi

Az kaldı...

Günlerdir yazmak istiyorum ve hep erteliyorum. Şu an tam 27 haftalık hamileyim artık çok az kaldı. Karnım büyüdü ve büyümeye devam ediyor. Şu ana kadar 9 kilo aldım, biraz fazla oldu galiba:) ama doktorun söylediğine göre oğlumun gelişimi de iyi. En son 25 haftalıkken 895 gramdı. Şimdi 1150gr falan olmuştur belki daha fazla. Her neyse o sağlıklı olsun da gerisi mühim değil.
Yaptığım araştırmalar ve dinlediğim tecrübeler sonunda bir aksilik olmadığı sürece normal doğum yapmaya karar verdim. Umarım herşey yolunda gider ve oğluşum zamanında gelir. İlk zamanlar çok inanarak söylemesem de artık kararlıyım. en azından deneyeceğim. Onu ilk kucaklayan ben olmak istiyorum.
Artık çok kıpırdıyor,hatta sürekli hareket halinde.ben konuşunca tepki veriyor ya da ben öyle sanıyorum:)

10 Temmuz 2009 Cuma

Rüyalarımın Prensi...

Canım Oğlum'a;
Evet içimde SEN varsın.Şu an 278gr ağırlığında 14cm boyunda minicik bir Cansın.Ama bize yaşattığın mutluluk ve heyecan o kadar büyük ki hiç bir gram hiç bir santim ölçemez boyutunu.Ben bunları yazarken kıpır kıpır oynuyorsun sen de. Sanki biliyorsun senin için birşeyler yaptığımı.

Doğumuna tam 4,5 ay var. Sen bir kış bebeği olacaksın.O soğuk günlerde evimizi ısıtacaksın.Adını "Demir" koyduk babanla. Umarım beğenirsin:) Her kontrolde seni izliyoruz ve her hareketin yüzümüzde kocaman bir gülümseme ve gizlice sızan gözyaşları oluyor. O kadar sevimlisin ki...,çok da rahat görünüyorsun laf aramızda:) O minicik ellerini ve ayaklarını tutmak,seni koklayıp kucaklamak için sabırsızlanıyoruz.Her gece seni görüyorum rüyamda,her seferinde farklı bir macerayla.Bu yüzden sen benim "Rüyalarımın Prensi" oldun.Her bebek bir mucizedir ve Sen bizim mucizemizsin oğlum.

Hayatımızın geri kalan kısmında senin olacağını bilmek o kadar güzel ki...Senin her nefesinin,her yaşının en yakın şahitleri olacağımızı bilmek...

Bir gün bunları okur musun ve okuduğunda ne hissedersin bilmiyorum oğlum ama inan bize yaşattığın mutluluk bu satırlarda anlatılmayacak kadar büyük. Sanırım 4,5 ay daha rüyalarımın prensi olmaya devam edeceksin:)

Sabırsızlıkla ve heyecanla sana kavuşmayı bekliyoruz,hadi sağsalim gel artık yavrum....
Seni çok seviyoruz...

Demir....

Evet oğlumuzun adı Demir olacak. Biz bunu çok önceden karar vermiştik.Kız olursa Derin,Erkek olursa Demir diye. Artık Ondan adıyla bahsediyoruz. Onunla ilgili daha net hayaller kuruyoruz. Bütün gün kıpırtılarını hissetmek için elim karnımda dolaşıyorum:) Onunla konuşuyorum ve bana hissettirdiği her kıpırtıya bir anlam yüklüyorum.Aramızda şimdiden kuvvetli bir bağ oluştu,doğduğunda nasıl olacağını düşünemiyorum.Öyle bir mutluluk ki bu,yaşamayan bilemezmiş gerçekten. Ben hamileliğin sadece karın büyümesi olduğunu sanırdım.Oysa içerde ne fırtınalar kopuyormuş.

7 Temmuz 2009 Salı

Bir sene önce bir sene sonra...

evet tam bir sene önce açtım bu bloğu ve başlangıç yazımda " keşke ben de bebeğim için açıyor olsaydım" demiştim. Ve işte bir sene sonra da olsa bu blog yine bebeğim için oldu.Kime niyet kime kısmet...

Şu an 18 haftalık hamileyim....
Bir mucize büyüyor içimde.Ve her gününe şahit oluyorum.İki gündür kıpırtılarını hissediyorum.Dün cinsiyetini öğrendik ve en başından hissettiğim ve tabi ailemizin minikkelebeği Pelin'in de söylediği gibi " ertet" olacak.( Pelin benim bir tanecik yeğenim ,Oğlumun da ablası olur) Bu gerçekten sadece bir histi yoksa kızım olmasının yaşatacağı mutluluk da bundan az olmazdı. O bizim ilk bebeğimiz,canımızın bir parçası....
Eşim ve ben cinsiyetini öğrendikten sonra sanki hamileliğimi yeni öğrenmiş kadar sevindik yine.Çünkü artık daha net hayal kurabileceğiz.
Tabi eşimin hayallerini tahmin edersiniz, bir baba olarak oğluyla maç izlemek,playstation oynamak:))
Bense heyecanla doğduğu ve onu ilk kucaklayacağım o ilk anı bekliyorum...

5 Temmuz 2008 Cumartesi

başlangıç..

Teknolojinin hayatımıza bu denli girdiği şu günlerde gördüm ki artık günlükler de klavyelerle yazılıyor...
ben de bu kervana katılmak istedim..isterdim ki bu sayfayı ben de birçoğu gibi bebişim için açayım ama benim henüz bir bebişim yok. şu an ön hazırlık yapıyorum diyelim:)